Haberin Devamı
Cümle aynen şöyleydi:
*
“Sana rakip olmak için geliyorum ey dünya.”
Sanki Komutan Logar, korkunç koyu yeşil ışıklar saçan gözleriyle dünya adlı gezegene şöyle bir bakıyor ve haykırıyor:
*
“Sana rakip olmak için geliyorum ey dünya.”
*
Kemal Bey’e bir dost tavsiyesinde bulunmak istiyorum:
*
Bu sloganı kim bulduysa ve bu sloganı haykırmaya sizi kim ikna ettiyse...
O kişi, sizin en büyük düşmanınızdır.
Derhal o kişiden kurtulunuz Kemal Bey.
GAZETECİLİKTE TARAF OLMANIN EVEREST’İ
CHP’nin 3 Aralık toplantısını bir “gazeteci” sunmuş.
*
Bir gazetecinin, bir siyasi partinin etkinliğinde sunuculuk yapması...
Taraflı gazetecilik olgusunun Everest’idir.
Bunun daha ötesi yoktur.
Haberin Devamı
Hiçbir taraflı gazeteci, bu zirveyi kolay kolay yakalayamaz.
SINIF ARKADAŞIYMIŞLAR
MHP Lideri Bahçeli, dün gazetecilerle sohbet ederken Altılı Masa’nın adayını anketle belirleyeceği kendisine hatırlatılınca biraz da gülümseyerek şöyle demiş:
“Eğer birisi ankette bana gelirse, ‘Altı kişi arasından anket yapıyoruz, siz bu ankette kime evet dersiniz?’ derse, tercihim sınıf arkadaşımdan yana olur.”
*
Bahçeli ile Kılıçdaroğlu’nun sınıf arkadaşı olduğu konusu çok konuşulmuş, çok işlenmiş. Fakat ben tamamen unutmuşum.
O nedenle “Aaaa! Sınıf arkadaşıymışlar” deyiverdim.
*
Sonra şöyle bir karıştırdım geçmişi.
Şunları buldum:
*
İkisi de Ankara Ticari İlimler Akademisi’nde okumuş. Üstelik aynı sınıfta.
Liseyi İstanbul’da bitiren Bahçeli ile liseyi Elazığ’da okuyan Kılıçdaroğlu, üniversitede aynı okulda, aynı sınıfta bir araya gelmişler.
*
Kılıçdaroğlu, parkalı, pos bıyıklı, devrimci imiş.
*
Bahçeli, Türkeş’in yolundan giden bir ülkücü imiş.
*
Okulda samimiyetleri yokmuş. Hiç konuşmamışlar.
MARKET KONUSUNA BİRAZ ARA VERELİM
Konu gitgide daha çok saçmalamalara yol açmaya başladı.
*
Haberin Devamı
Mesele gitgide daha çok tepkisel bir boyuta yükseldi.
*
Mevzu gitgide daha çok gereksiz bir kamplaşmaya yol açtı.
*
Tartışma gitgide daha çok mantıktan uzaklaştı.
*
“Yaşandı bitti saygısızca” diyerek zincir marketler üzerine kopan fırtınayı biraz dindirmenin, konuyu biraz derin dondurucuya almanın vakti geldi de geçiyor bile. Biraz bekleyelim. Sağduyu biraz yükselsin. Mantık devreye girsin. Tepkisellik dinsin. Sonra yine tartışırız.
*
Benim teklifim bu.
MEÇHUL ADAY KİM OLACAK
BUGÜN itibarıyla... An itibarıyla...
Meçhul adaylıkta son durum şöyle:
*
KEMAL KILIÇDAROĞLU: Artık geri dönülemez bir noktada. Bu saatten sonra “Ben aday olamıyorum, falanca arkadaş olacak” demesi, diyebilmesi çok zor. Her geçen gün daha çok bağladı adaylığa. Bu angajman dolayısıyla adaylığa en yakın isim diyebiliriz.
*
Haberin Devamı
EKREM İMAMOĞLU: Kılıçdaroğlu’na karşı İYİ Parti’nin bir direnişi var gibi. İşte bu direniş, Ekrem İmamoğlu’nu yarıştan koparmıyor. O da bunun farkında ve yarışta ben de varım havası yaymaktan vazgeçmiyor. Şansı bir ara çok azalmıştı. Fakat son bir ay içinde yeniden potada. İkinci en yakın isimdir kendisi.
*
MANSUR YAVAŞ: Kitlesel bir destek var arkasında. Muhalif seçmen onu istiyor. Peki Mansur Yavaş istiyor mu? İsteyip istemediğini ise bilemiyoruz. Çünkü mübalağalı bir sessizlik içinde. Genel havası şöyle: Olmasa da olur. Ya da şöyle söyleyeyim: Hırs yaptığına dair en küçük bir işaret bile vermiyor. Üçüncü en yakın gibi.
ALTIN KELEBEK’E DAİR MIRILDANDIKLARIM
Haberin Devamı
Oh be! Ödül kürsüsü, “politik mesaj verme” kaygısına kurban edilmiyor.
Feyyaz Yiğit ve ‘Gibi’ ekibinin ödül alması... Kendim almış gibi sevindim.
Halk jürisinin ve Altın Kelebek jürisinin ‘Yargı’nın hakkını teslim etmesi iyi oldu.
Demek ki bazen biz de tıkır tıkır işleyen törenler yapabiliyormuşuz.
Cem Davran ve Çağla Şıkel... Tıkır tıkır işlemede payları çok büyük.
Sefo... Tam bir şov adamı... Seviliyor ve şaşırtıyor.
Pınar Deniz’in ‘Dünyayı Kurtaran Kadın’ adlı bir film çekmesi şart.
Başarılı senarist Sema Ergenekon... Ne güzel bir hayat umudu veriyor böyle.
Oğlunun ödülünü izleyen Şevval Sam’ın gözlerinde “bir annenin gururu” var.
Ezgi Mola’nın mesajı, bir insanlık mesajı... Politik çekişmelerin mesajı değil.
Haberin Devamı