Turkey
This article was added by the user . TheWorldNews is not responsible for the content of the platform.

Destan’ın Mei Jin’i Esra Kılıç'tan samimi açıklamalar: ‘Ben de bir gün bu sahneye çıkacağım’ dedim ve çıktım

Destan’ın Mei Jin’i Esra Kılıç’tan samimi açıklamalar: ‘Ben de bir gün bu sahneye çıkacağım’ dedim ve çıktım

ATV’nin yoğun ilgiyle takip edilen dizisi Destan’da Mei Jin karakterini canlandıran oyuncu Esra Kılıç, Bi’ Başka adlı YouTube kanalında İrem Erbaş’ın konuğu oldu. Kılıç, Destan setinden güçlü karakteri Mei Jin’e, geçmiş projesi İçerde dizisinden Ses Tiyatrosu sahnesiyle alakalı dikkat çeken anısına kadar pek çok farklı meselede samimi açıklamalarda bulundu. Kılıç, Ses Tiyatrosunda sahnelenen Pera’daki Hayalet oyununa başlama yolculuğundan bahsederken tiyatroya gittiği ilk anı da, "Ortaokuldayken dönem ödevimde bir tiyatrocuyla röportaj yapmam gerekiyordu. Ailemin tanıdığı bir tiyatrocu da Ses Tiyatrosunda sahne alıyordu. Tiyatroya gittiğimde büyülendim. Anneme “Ben de bir gün burada sahneye çıkacağım” dedim ve çıktım. Pera’daki Hayalet oyununun galasında çocukluk hayalimi gerçekleştirmiş oldum." ifadeleriyle anlattı.

Esra Kılıç, sevilen YouTube kanalı Bi' Başka'da, bir projesini yarıda bırakma hikayesini de anlattı. Kostüm provasındayken bir işaret gördüğünü dile getiren genç oyuncu, "İçime sinmiyordu zaten. 'Benim buradan gitmem lazım' dedim ve gittim. Birini görmüştüm orada. 'Bu buradaysa benim burada işim yok' deyip ayrıldım" şeklinde konuştu.

Nasılsın? Neler yapıyorsun?

İyiyim. Set ara verdiği için dinlenme moduna geçtim :) Biraz yorgunluk vardı. Ama çok keyifliyim.

MEİ JİN, KÖTÜ BİR KARAKTER DEĞİL

Destan ile başlayalım mı? Senaryoyu, Mei Jin karakterini okuduğunda ne düşündün? Seni çeken nokta neydi?

İlk olarak senaryo, Akkız ile Batuga'nın hikâyesi çok hoşuma gitti. Mei Jin'in çok güçlü, zeki bir karakter olması beni cezbetti. Güçlü karakterleri oynamak her zaman çekici oluyor. Mei Jin, kötü bir karakter gibi gözüküyor ama değil. Kendi çıkarlarını düşünen, çok güçlü ve zeki bir kadın. Ve tabii bir Çin prensesi olması da hoşuma gitti. Çünkü daha önce dizi tarihimizde bir Çin prensesi görmedik.

BİR KOSTÜMÜM 10 KİLO AĞIRLIĞINDA

Özellikle kış aylarında dış çekimlerde baya yıpranıyor ekip. Dönem işi çekmenin avantajı/dezavantajı nedir sence?

Dönem işi gerçekten zor. Dönem kıyafetlerini taşımak başlı başına bir yorgunluk oluyor. Bir mor kostümüm var, 10 kilo ve 5 katlı. Kışın çok güzel koruyor. Polar giymeye ihtiyaç duymuyorum. Ama yazın onunla gezmek mümkün değil. Atlar, yılanlar var. Çok farklı, çok zor. Ama avantajları da var tabii. Öyle bir döneme gidip o ruhu hissetmek oyunculuk anlamında kişiyi çok geliştiren bir şey. Belli bir süre sonra o şartlara da ayak uyduruyorsun, alışıyorsun.

DİĞER TARİHİ DİZİLER BİRBİRİNE BENZİYOR

Her kanalda farklı bir dönem işine rastlıyoruz. Tarihi iş zehirlenmesi yaşıyor muyuz sence? Senin beğenerek takip ettiğin bir dönem işi var mı?

Tarihi bir yolculuk var her kanalda, doğru. Ama açık konuşmam gerekirse izlemiyorum tarihi işleri. Destan'ı sevmemin sebebi, tarihten bağımsız bir hikâyemizin oluşu. 8. Yüzyılda geçiyor gibi. Tarihle alakası yok aslında. Daha fantastik bir hikâye var. İslamiyet öncesi dönemi görmemiştik hiç. Diğer tarihi projeler birbirine benziyor. Belirli bir dönemi anlatıyorlar. Destan'ın bağımsız olması hoşuma gidiyor. Ama bizim izleyicimiz tarihi işleri seviyor ki izleniyor bu kadar.

Farklı alanlarda yeni projeler var mı? Beyazperdede ya da tiyatro sahnesinde?

Şu an için tiyatro yok. Ama tekrar yapmak istiyorum. Sahnede olmak bambaşka bir şey. Bir tane sinema filmi var görüştüğümüz ama net olmadığı için açıklamayayım.

Tiyatrodaki ekip ruhunu gördükten sonra dizilerdeki 'benci' yaklaşımla karşılaşınca ne düşünüyorsun?

Tiyatro daha kolektif bir iş tabii. Bunun bilincinde olan insanlarla çalışıyorsun. Güven duygusu oluyor. Ama Destan ekibimiz de öyle. Sanki bir tiyatro ekibiyle çalışıyormuşum gibi. İşi sahiplenen bir ekibiz. Büyük bir şans. Sette de kendimi çok güvenli hissediyorum.