Türkiye-Danimarka Stratejik Sektör İşbirliği Programı Takım Lideri Susana Paardekooper, programın üçüncü ve son aşaması için başvuru sürecinde olduklarını belirterek, "Üçüncü aşama ile programı bitirmek durumundayız ancak düşüncemiz (Türkiye ile) ticari tarafta, iklim iş birliği tarafında daha fazla çalışmayı sürdürmek." dedi.
Türkiye-Danimarka Stratejik Sektör İşbirliği Programı Takım Lideri Susana Paardekooper, Enerjide Etkin ve Sürdürülebilir Dönüşümün Desteklenmesi (BEST For Energy) projesi kapsamında Türkiye'nin temiz enerji sektör temsilcileri tarafından Danimarka'ya yapılan ziyaret çerçevesinde temiz enerji sektörünün gelişimi ve Türkiye ile Danimarka arasında devam eden enerji iş birliğine ilişkin sunum yaptı.
Paardekooper, Türkiye ile yakından çalışmaya devam edeceklerini vurgulayarak şunları söyledi:
"Bir sonraki aşamada, başvuru prosedürleri ve projelerin gelişiminin nasıl destekleneceği, farklı bölgesel ısıtma projeleri için finansman çerçevelerinin ne olması gerektiği konusunda biraz daha çalışacağız. Mevzuat sürecinde olan ve gerçekleşmesini umduğumuz bir jeotermal ve ısı yasası var. İkincil mevzuatta da nasıl destek olabileceğimizi görmek için bakanlıkla birlikte çalışıyoruz. Bu üçüncü aşamada, programımızı tamamlayıp yaptıklarımızın sonuca varacağına ve gelecekteki iş birliklerinin önünü açacağına yönelik oldukça iyimseriz. Üçüncü aşama ile programı bitirmek durumundayız ancak düşüncemiz (Türkiye ile) ticari tarafta, iklim iş birliği tarafında daha fazla çalışmayı sürdürmek."
İki ülke arasında yürütülen "Stratejik Sektör İşbirliği Programı"nın üçüncü aşaması için başvuru sürecinde olduklarını ifade eden Paardekooper, programın 2017 yılında başlatıldığını söyledi.
Paardekooper, program kapsamında Türkiye'deki enerji sisteminin uzun vadeli gelişimini desteklemeye ve bunu hem hükümetler arası hem de firmalar arası görüşmeler üzerinden gerçekleştirmeye çalıştıklarını ifade etti.
Türkiye ile yürütülen iş birliği programının üçüncü aşamasının son aşama olduğu bilgisini veren Paardekooper, şöyle devam etti:
"Geçmişte, öncelikle mevzuat açısından bölgesel ısıtma ve soğutma konusunda çok etkin bir şekilde çalıştık. Danimarka'da 80'lerin başından beri yürürlükte olan bir ısı kanunu var. Bakanlıktaki ortaklarımızla bu kanundaki faydalı unsurların neler olduğu, ısı planlamasının nasıl yapıldığı, Türkiye bağlamında nasıl uygulanabileceği ve bölgesel ısıtmanın, özellikle jeotermal enerjinin gelişimini desteklemek için çok çalıştık. Çünkü, Türkiye gerçekten olağanüstü jeotermal kaynaklara sahip."
